16 Kasım 2008 Pazar

Çocuklardan Öğrenin

Yine yıllar önce yazdığım bir yazı. İnternette bu yazımın ne hale geldiğini anlamak için küçük bir tarama yaptım ve yine aynı şeyle karşılaştım. Yazının başlığı da, yazarı da, kendisi de evrim geçirmiş. Neyse, işimizin başında olduğumuza göre, bundan sonra sıkı takipçi olacağız. Ne demiştik, paylaşmak güzel ama emek sahibini işaret ederek!

Yazıda bir iki değişiklik yaparak yine sizlerin beğenisine sunuyorum. Keyifle okumanız dileğiyle.
Yüzünüz hep gülsün.

Ergün Güler

****

Çocuklardan Öğrenmek

Bir insanın kalitesini anlamak istiyorsanız, sorduğu sorulara bakın.
Ergün Güler


Bu ne?
Ne demek?
Neden böyle?
Nasıl? ...

Yukarıdaki soruları sıkça duyabileceğiniz yaş grubu 3 ile 7 arasında değişiyor. 3 ve 7 diyorum, çünkü 7 yaşından sonra okul hayatı başlıyor ve bireylerden sormak, sorgulamak yerine her şeyi ezberlemeleri isteniyor. Eğer belirtilen yaşlar arası soru sorulmasaydı, dil gelişmez ve basit bir eylem olan cümle kurmak bile imkansız olurdu. Bunun yanı sıra , soyut olguları anlamak bir yana, farkında olunmazdı. Kısacası soru sormayı unuttunuz yada gereksiz bilgileri ezberlemeniz istendiği için soru sormaktan vazgeçtiniz.

Bugün geriye kalan hayatınızın ilk günü olduğuna göre, soru sormayı hatırlamak için geç kalmış sayılmazsınız. Eğer sormayı bilmezseniz, başarma şansınız hiç yok gibi.

Biri bana başarıya ulaşmak için ne yapmalıyım diye sorsa, ona şu cevabı verirdim; "Başarıya ulaşmak için üç kapı vardır. Birinci kapı inanmak, ikinci kapı istemek, üçüncü kapı ise harekete geçmektir. Bu kapıların anahtarı ise soru sormaktır."

Soru sormaya kendinizden başlamalısınız. Neyim, neler yapabilirim, ne zaman yapabilirim, nasıl yapabilirim, kimlerden destek alabilirim? Ardından çevrenize soru sormaya başlamalısınız. Eğer bunu yapmazsanız, ömrünüzün sonuna kadar içi boşaltılmış kelimelerden cümlecikler kurmakla uğraşırsınız.

Soru sormaya başladığınızda, doğru soru sormanın zorunluluğu hissedeceksiniz. Çünkü yalnızca doğru sorular, sizi hedefe ulaştırır.

Kendi zekânızı yeterli görmeyin. Çevrenizdeki insanların beyinlerinden de yararlanın. Onlarla konuşun, bilgiler alın ve bu bilgileri kendi başarılarınız için kullanın.

11 Kasım 2008 Salı

Zihin Haritası Yöntemi

Ergün Güler


Not almak, planlama yapmak yada fikir üretmek için en iyi yol, liste şeklinde uzun uzun yazmak gibi görünüyordu... Ta ki insan beyni üzerinde yapılan çalışmalar bizim yazımızın da konusunu oluşturan zihin haritası yöntemini ortaya çıkarıncaya dek!

Yazının devamını okumadan şimdiden renkli kalemlerinizi ve hayal gücünüzü hazır duruma getirmenizi öneriyorum. Çünkü, bu yöntemi kullanmayan insanların yaptığından farklı olarak, beynimizin iki tarafını da aktif duruma geçirmek için çalışmalar yapacağız. Nesneleri (olguları) simgeleyen yazı karakterlerinin ötesine geçip, onları canlandıracak ve böylece sağ beynimizin çalışma performansını artırmaya çalışacağız.

Aşağıdaki bölümde, zihin haritası yöntemi ile ilgili pekçok bilgi aktaracağız. Sırasıyla, bu yöntemin nerelerde kullanılabileceğini anlatacak, daha sonra nasıl hazırlanacağından bahsedeceğiz. Ardından, bu yöntemi kullanmanın yararlarından söz edecek ve bu yazı için hazırlamış olduğumuz bir zihin haritası örneği ile yazımızı noktalayacağız.

Şimdi devam edelim...

Zihin Haritası Nerelerde Kullanılır?

Zihin haritasından söz edildiğinde, genellikle hızlı not tutma yöntemiymiş gibi algılanır. Ancak gerçekte kullanım alanı çok daha geniştir. Aşağıdaki bölümde, örnek kullanım alanlarının bazılarından söz edilmektedir. Tavsiyem, benim burada önerdiklerim dışında, bu yöntemi kullanabileceğiniz diğer alanları tespit edin ve hemen kullanın.

Kullanım Alanları;

Hedef Oluşturma : Günlük işlerinizde, haftalık planlamalarınızı yaparken yada orta ve uzun vadeli hedeflerinizi planlarken zihin haritasından yararlanabilirsiniz. Ana hedefi merkeze alıp, dallar yardımı ile alt hedefleri belirleyebilir ve bunları sağ beyne has yöntemle şekiller kullanarak hatırlamayı kolaylaştırıcı hale getirebilirsiniz. Sonra, alt hedeflerin alt başlıklarını çıkartarak birbirleriyle ilişkilendirebilirsiniz. Göreceksiniz ki, satır satır yazma yöntemine inat, daha önce hiç aklınıza gelmeyen ilişkiler bulacaksınız.

Toplantı Hazırlığı : Toplantıya girmeden önce, üzerinde durmak istediğiniz konuları bu yöntemle belirleyebilir ve toplantıda kullanmak üzere tek bir sayfada görselleştirebilirsiniz.

Sunum Hazırlığı : Sunum yapmak, pekçok kişi için kabustur. İnsanlar, topluluk önünde konuşmaktan, söyleyeceklerini unutmaktan, velhasıl hata yapmaktan çok korkarlar. Bu yöntem, sunum hazırlıkları sırasında, aktarılacak konuların belirlenmesi, birbirleri arasında ilişkilendirme yapılması ve akılda kalıcı anahtarların tespit edilmesi açısından önemlidir.

Raporlama : Herhangi bir konuda rapor hazırlayacağınız zaman da, bu yöntemden yararlanmak etkili bir çözüm olacaktır. Sizden istenen rapor, açık ve detaylı olabilir. Ancak, zihin haritası yöntemi, bu açık raporu yazmadan önce konuyu toparlayarak, raporunuzun etkililiğini artırmanıza yardımcı olacaktır.

Birleştirme : Birbirleriyle benzer birkaç kitap, rapor vb.'nin belleğinize tam olarak yerleşmesinde etkili olabilir ve benzerliklerin bir araya getirilmesi ile bütünlük sağlanabilir. Örneğin, Peynirimi Kim Kaptı? isimli kitap ile Değişim Kültürü isimli kitabın verdiği mesajlar birleştirilerek zihinsel bütünlük sağlanır.

Not Tutma : Zihin haritası yönteminin en sık kullanıldığı alandır. Bu yöntem ile, sıradan insanların sayfalarca tuttukları notlara inat, size tek bir sayfa yetecektir.

Beyin Fırtınaları : Beyin fırtınası, özellikle yaratıcı düşünme ve yeni fikirler ortaya çıkarma konusunda yararlanılan en güçlü yöntemlerden biridir. Zihin haritası yöntemiyle birleştirildiğinde çok daha etkili olabilmektedir.
Beyin fırtınası sonucunda ortaya çıkan fikirler, zihin haritası yöntemiyle kaydedildiğinde, birbirini destekleyen ve birbirleriyle bağlantılı olanlar kolaylıkla görülebilir. Böylelikle, geliştirme aşamasında yol gösterici olurlar.

Zihin Haritası Nasıl Hazırlanır?

Zihin haritalama, temel bir düşünce ve düşünceye bağlı fikirleri detaylandırarak, ilişkiler kurma yöntemidir ve diğer yöntemlere göre daha kolay çalışma olanağı sağlar. Tüm bunlar, kişiye özel anahtar kelimeler ve simgeler kullanılarak gerçekleştirilir. Uzun, uzun cümleler yerine, en fazla üç kelimeden oluşan anahtar kelimeler kullanılır. Ardından, oklar, dallar ve bağlayıcılar aracılığı ile fikirler birleştirilir. Fikirler, bellekteki gibi birbirine bağlanarak, yeni bilgilerin anlaşılması ve hatırlanması sağlanır.

Şimdi uygulamanın nasıl yapılacağından söz edelim.

Öncelikle, boş beyaz bir A4 yada A3 kağıdı ve birkaç renkli kalem ile hayal gücünüzü yanınıza alın. Ardından üzerinde çalışma yapmak istediğiniz bir konuyu belirleyerek, aşağıdaki uygulamaları gerçekleştirin.

1. Ana konu merkeze yerleştirin

Belirlemiş olduğunuz konu başlığını, kağıdınızın merkezine KALIN BÜYÜK HARFLER ile yazın. Yanına o konuyu çağrıştıracak bir resim ya da simge çizin. Hayal gücünüzü kullanın!

2. Temel başlıkları, merkez etrafındaki kollara büyük harflerle yazarak yerleştirin

Ana konuyu destekleyecek temel alt başlıkları, merkezden çıkan kalın dallara yazın. Gerekli gördüğünüz başlıkların yanına, o başlığı en güzel şekilde ifade edecek sembolü, resmi, şekli vb. çizin. Ancak, dalları çizerken, merkezde bulunan ana konu başlığı etrafında, eşit açılarda olmasına özen gösterin. Bunun daha sonraki aşamalarda işinize çok yarayacağını söyleyebilirim. Yine dalların çiziminde farklı renkleri kullanmaya dikkat edin.

3. Daha sonra kolları alt başlıklar kullanarak detaylandırın

Temel Başlıklar, ince dallar yardımıyla detaylandırılır. İnce dallara, temel başlıkları destekleyici alt başlıklar yazılır. Sembol yada şekillerle görselleştirilir.

Sembollerle destekleme yaklaşımı, sağ beyin için önem taşımaktadır. Ben, değişimi tanımlarken peynir, müşterileri tanımlarken papatya resmi kullanıyorum. Zihin haritanızı hazırlarken siz de, en çok kullanacağınızı düşündüğünüz (kendinize özgü) her anahtar kelime için bir sembol (şekil, resim vb.) belirleyebilirsiniz.

4. Haritanızın tümünü inceleyerek alt başlıkları birbirleriyle ilişkilendirin

Çalışma yaptığınız kağıt üzerindeki tüm temel ve alt başlıkları gözden geçirin. Birbirleriyle ilişkili olanları tespit ederek, farklı renkte bir kalemle ilişkilendirin. Beyninizin, sizden bağımsız yaptığı iş de, bundan farklı değildir. Bu yöntemi kullanarak, beyninize yol gösterebilirsiniz. Bu bağlantılar, yeni bilgilerin anlaşılmasında yada planların yapılandırılmasında önemli görevler üstlenirler.

Bize Ne Yararı Olacak?

Bu bölüm, şu ana kadar yazmış olduğum bilgilerin yararlılığını halen sorgulayan şüpheciler için hazırlanmıştır!

Zihin haritası yöntemi ile;

1. Not tutarken, planlama yaparken ya da bir kitaptan önemli yerleri not ederken, sıradan insanlar gibi sayfalarca kağıda ihtiyacınız olmayacak. Çünkü tüm bunları tek bir sayfa üzerinde gerçekleştirebileceksiniz.
2. Konuları, kendinize özgü anahtar kelimeler, simgeler ve resimlerle ifade edeceğiniz için beyninizin sağ ve sol bölümünü birlikte kullanıyor olacaksınız.
3. Tuttuğunuz notları, yıllar sonra da hatırlıyor olacaksınız, hem de bütün halinde. (Sıradan not tutma yönteminde, bütünlük sağlanamaz ve hatırlama oranı üzerinden zaman geçtikçe azalır)
4. Hedeflerinizi belirlerken, konular arasında daha önce hiç fark etmediğiniz ilişkileri göreceksiniz.
5. Zamandan kazanacaksınız.
6. Bu yöntemi kullanmanın verdiği özgüveni hissedeceksiniz. Bu yöntemle çalışmaya başladığınızda, zihninizin nasıl yapılandığını daha iyi görecek ve yeni bilgileri beyninizin sağ bölümünü de kullanarak kaydetmeyi alışkanlık haline getireceksiniz.
7. Arkadaşlarınız arasında havanız olacak.

Bu noktaya kadar yazdıklarımı okuyarak, zihin haritanızı oluşturmanız için kendiniz dışında hiçbir engel kalmadığının bilincine varmanızı ve öğrendiklerinizi hemen kullanmaya başlamanızı tavsiye ediyorum. Değişimin çok hızlı gerçekleştiği, bilgi yenilenmesinin 40 güne kadar indiği günümüz dünyasında, zihin haritası yöntemi, sizin en önemli silahlarınızdan biri olacaktır.

Bir sonraki yazımızda görüşmek dileğiyle...
Yüzünüz hep gülsün.

9 Kasım 2008 Pazar

Serbest hak

Bilgiyi kendine saklayan; çoğaltmayın, paylaşmayın diyenlere tepki olarak ortaya attığım fikirsel şekil...

Serbest hak işareti, copyright şeklinin saatin tersi yönünde 90 derece çevrilerek, gülen bilgi görüntüsüne ulaştırılması ile kazanılmıştır.

Bu ifade, motivasyon.org'un logosundan, yayın felsefesine kadar tüm noktalarında geçerlidir. Alıntı yazılarda kaynak gösterilmesi zorunludur.

Felsefe, bilgiyi saklayanlara, paylaşmayanlara karşıdır. Eser sahiplerinin haklarının korunması esastır. Lütfen tüm dostlarımız bu konuda hassas olsunlar.

Ergün Güler, motivasyon.org

Motivasyon İpuçları

Önsöz (Kasım 2008)

"Bireysel Motivasyonunuza Dair 50 Tavsiye" başlıklı yazımı (çeviri ve adaptasyon diyelim) ilk yazdığımda (Temmuz 2003), binlerce insan tarafından okundu. Çok güzel geri dönüşler aldım. Sonrasında da onlarca sitede yayınlandı.

Daha sonrasını takip etmekte güçlük çektim. Çünkü içerik aynı kalsa da yazımın başlığı değişmiş, bazen içeriğinde bile oynamalar yapılmış, bazen de yazarı bile değişmişti :)) Faydalı olmak güzeldi tabi ama biraz da insaf iyi olurdu! Ben yazıyı yayınladığımda not olarak düşmüştüm, bu yazı büyük oranda şu kaynaktan alınmıştır diye.

Sonra ne kaynak kaldı ne de bende motivasyon :))

Şaka bir yana güzel bir yazı çıktı ortaya, paylaşılması güzel, hayata geçirilmesi mutluluk verici...
Aradan geçen 4 yılın sonunda kaldığım yerden devam etmek için kolları sıvadım. Bu dönemi "perakende" odaklı geçirdim ama çok deneyim kazandım. Şimdi tüm bunları paylaşma zamanı...

Eskisinden daha aktif ve keyifli bir portalı hayata geçirmek için buradayım. Motivasyon.org yeniden hayat buluyor... O dönemde en çok okunan yazıyla birlikte dostlarıma merhaba diyorum.

Sevgiyle kalın, yüzünüz hep gülsün.

Ergün Güler, eg@perakende.org


*****************************


MOTİVASYON İPUÇLARI
(İlk yayınlanma tarihi Temmuz 2003)

Motivasyon, mutlu ve başarılı olmak için hayati önem taşır. Aşağıdaki ipuçları, kendi kendinizi motive etmenize ve bunu sürdürebilmenize yardımcı olacaktır. Bunlar, pratik ve sonuca yönelik tavsiyelerdir. Uygulamadığınız sürece, genel kültürden öteye geçmeyeceklerdir.

1. HİKÂYENİZİ YAZIN
Temiz bir kâğıda bir iki paragraf olacak şekilde arzu ettiğiniz geleceğin hikâyesini yazın. Gelecekte yapmakta olduğunuz şeyi, yaşadığınız yeri ve sahip olduklarınızı yazın. Bu sizi, hem şimdi hem de gelecekte motive edecektir.

2. GELECEĞİ GÖZÜNÜZDE CANLANDIRIN
Gözlerinizi kapatın ve kendinizi gelecekte ne yapıyor olarak görmek istiyorsanız, onu yaparken canlandırın. Sağlıklı bir şekilde koşuyorsunuz, bahçenizdeki çiçekler ile ilgileniyorsunuz ya da çalışıyorsunuz. Örneğin, hayaliniz küçük bir işyeri açmaksa, kendinizi açılış gününde, müşterileriniz ve çalışanlarınız ile selamlaşırken hayal edin. Böylece, hayallerinizi somutlaştırabilirsiniz.

3. GEÇMİŞİ GÖZÜNÜZDE CANLANDIRIN
Geçmişi gözünüzde canlandırdığınızda, daha önce nerede olduğunuzu ve ne kadar yol kat ettiğinizi görürsünüz. Planlı hedeflerinize ne kadar ulaştığınızı ve nerelerde hata yaptığınızı anlarsınız. Bu sizin doğru yolda ilerlemenizi sağlayacaktır. Bir şoförü düşünün, yalnızca önüne baksa ve dikiz aynasından yararlanmasa nelere maruz kalabilir. Zaman zaman geçmişe bakmak, en az şoförün dikiz aynasına bakması kadar yararlıdır.

4. BÜYÜK DÜŞÜNÜN
Geleceğiniz ile ilgili büyük düşünmekten korkmayın. Bu, kısa süreli başarısızlıklarınıza katlanmanızı kolaylaştıracaktır. Engeller, sizi durduramayacaktır. Çünkü, sizin gözleriniz büyük hedefe kilitlenmiş olacaktır. Uzun bir zamandan sonra sevdiğinize kavuşacağınızı düşünün, onu tren garından almaya giderken, bardaktan boşanırcasına yağan, sizi sırılsıklam eden yağmur, rahatsız eder mi?

5. KENDİNİZİ EĞİTİN
Hedef ya da hayaliniz ile ilgili her şeyi öğrenin, okuyun, konuşun, dinleyin ve deneyin. Eğer bir yazar olmak istiyorsanız, ders alın, kitaplar okuyun, yazın, diğer yazarlar ile konuşun, atölye çalışmalarına katılın.

6. DÜZENLİ OLUN
Temiz, düzenli ve iyi organize edilmiş bir ev, ofis ve hayat, motive edilmiş akıl için olmazsa olmaz niteliği taşımaktadır. Fiziksel dağınıklık, zihinsel dağınıklığa neden olur. Düzenli bir hayatınız olsun, böylece kendinizi her gün daha da zinde hissedeceksiniz. Örneğin, gece yatma, sabah kalkma saatiniz düzenli olsun. Mutlaka kahvaltı edin ve sabah en az yarım saat yürüyüş yapın.

7. EVİNİZDE VE OFİSİNİZDE MOTİVATÖRLERE YER VERİN
Evinizde, ofisinizde, arabanızda, cüzdanınızda size hedef ve hayallerinizi hatırlatacak sembollere, işaretlere, notlara ya da objelere yer verin. Bu hatırlatıcılar, sizin motivasyonunuzun devamının garantisi olacaklar. Son model bir araba sahibi olmayı mı istiyorsunuz? O halde hayalinizdeki arabanın resimlerini odanızın duvarına asın, cüzdanınızda saklayın ve ihtiyaç duyduğunuz an bakıp, hedefinizi hatırlayın.

8. GÖNÜLLÜ ÇALIŞMALARA KATILIN
Gönüllü olarak başka insanlara yardım edin. Bunu yaptığınızda, diğer insanları mutlu etmenin ne kadar tatmin edici bir şey olduğunu fark edeceksiniz. Hafta sonları, eşinizle birlikte Çocuk Esirgeme Kurumu’na gitmek iyi bir fikir olabilir.

9. KENDİ MOTİVASYONUNUZ İLE BAŞKALARINI MOTİVE EDİN
En iyi öğrenme yöntemi, öğretmektir. Çocuklarınızın motive olmalarına, arkadaşlarınızın daha etkili hedefler belirlemelerine, eşinizin kişisel hayallerine ulaşmasına yardımcı olun. Onlara yardımcı olduğunuz zamanlarda, aslında kendinize de yardım ediyor olacaksınız.

10. ÇOCUKLAR İLE ZAMAN GEÇİRİN
Çocuklar ile zaman geçirmek size perspektif kazandıracaktır. İşteki ya da özel hayatınızdaki sıkıntı yâda endişeler, çocuklarınız ile oynadığınızda eriyip gider. Çocuklar her şeye basit yollu bakarlar ve bunu öğrenmek bile bizim için kar sayılır.

11. BADİLİK SİSTEMİ KURUN
Eşinizin kendi gelişimine yönelik hedefleri yâda bir şeyleri başarmak isteyen yakın bir arkadaşınız var mı? Eğer varsa, onlar ile ‘badilik sistemi’ kurun. Birbirinizi motive edin, uyarın, cesaretlendirin ve hedeflerinizde yardımcı olun.

12. KENDİNİZE BİR MODEL BULUN
Kendisinden bir şeyler öğrenebileceğiniz rol model seçin. Bu kişi, sizin saygı duyduğunuz ve kendisi gibi olmak istediğiniz birisi olmalıdır. Saygı duyduğunuz bir insanı örnek aldığınızsa, tekerleği yeniden icat etmeniz gerekmeyecektir.

Eğer çevrenizde böyle bir kişi yoksa ünlü bir lideri, sanatçıyı yâda bilim adamını da rol model olarak alabilirsiniz. Kendisi ve yaptıkları hakkında tüm bilgileri edinerek, hedeflerinize ulaşmak için kullanabilirsiniz.

13. YÜRÜYÜŞ YAPIN VE ARABA KULLANIN
Şöyle bir etrafı gezin yâda bulunduğunuz semtte arabanızla dolaşarak, rahatlayın, serbest zaman geçirin. Hepimizin rahatlamaya ihtiyacı var ve aslında hızlı yürüyüşler yapmak, araba kullanmak, gerçekten iyi birer çözüm. Bu şekilde yaptığınız mekân değişikliği, üzerinizdeki olumsuz havayı dağıtacaktır.

14. BAŞARI HİKÂYELERİNİ OKUYUN
Etrafınızdaki insanların başarı hikâyelerini okuyun. Günlük gazetelerde bile size ilham verebilecek, motive edecek ve harekete geçirecek düzinelerce küçük başarı hikâyeleri var. Kütüphaneler, sıradan insanların sıra dışı hikâyelerini anlatan biyografi ve otobiyografileri ile dolu. Hepsi, sizi başarıya ulaştırmak için raflarda heyecanla bekliyorlar.

15. MÜZİK DİNLEYİN
Müzik sakinleştirir, heyecanlandırır, hüzünlendirir ve hatta motive edebilir. Koşu yaparken Rocky'nin film müziğini dinlemek, müziği motivatör olarak kullanmaya en güzel örnektir. Sizi motive edecek şarkıları belirleyin ve ihtiyacınız olduğu durumlarda onlardan yararlanın.

Mesela, sabahları ofisime yâda eğitim vereceğim şirkete giderken, ‘türkü’ dinlemekten çok zevk alıyorum ve bu beni motive ediyor.

16. MOTİVE EDİCİ FİLMLER İZLEYİN
Sizi motive eden filmlerin listesini yapın ve küçük bir arşiv oluşturun. Örneğin; Forrest Gump filmini izlemek pek çok kişiyi motive edebilir. Biliyorsunuz bu filmde, IQ’ su normal insanlardan çok daha düşük bir kişi, büyük başarılara imza atıyordu.

17. MOTİVE EDİCİ ALINTILARI OKUYUN
Gerek internette, gerekse kitaplarda size ilham verecek ve motive edecek binlerce alıntı bulunuyor. İnternette dolaşın ve aranın çiçeklerden bal topladığı gibi bilgileri toplayın.

Bunlar işinize çok yaracaktır, çünkü hepimizin hayatı yorumlama şeklimiz farklıdır. Hayata farklı açılardan bakmanızı sağlayacak hikâyeler bile çok işinizi görecektir.

Bu konuda http://www.motivasyon.org adresinden de yararlanabilirsiniz.

18. SAĞLIKLI BESLENİN
Mutlu bir yaşam için, sağlıklı beslenme çok önemlidir. İyi bir diyet, sizin vücut sisteminiz için gerekli olacak tüm besin, vitamin ve mineralleri içerir. Fazlası zaten zararlı olacaktır. Ne demişler, "sağlam kafa, sağlam vücutta bulunur". Vücudunuz ve motivasyonunuz için sağlıklı beslenin. Sigara ve alkolden uzak durun.

19. YETERİNCE UYUYUN
Bazı insanlara 6 saat uyku yeterken, bazıları için 8 saat gerekli olabilir. Yeterince uyuduğunuza emin oluncaya kadar uyuyun. Ancak, 8 saatten fazla olmamasına da dikkat edin. Düzenli ve yeterli bir uykuya sahip olmanın, hem vücudunuz hem de zihniniz açısından ne kadar yararlı olduğunuz göreceksiniz.

20. SÜREKLİ ÖĞRENİN
En önemli ders bu. Etrafınızdaki dünya hakkında sürekli öğrenmeye devam edin ve asla durmayın. Sizi ilgilendiren şeyler hakkında okuyun, dinleyin ve öğrenin. Mesela, sorulan bir soruya "bilmiyorum" demenin tadını çıkarın, sonra hemen öğrenin. Meraklı olun. Biliyorsunuz, merak ilmin hocasıdır.

- - -

Hedefler olmadan, hayatınızda kalıcı değişiklikler yapmanız oldukça zordur. Aşağıdaki ipuçlarını kullanarak etkili ve verimli hedefler belirleyebilirsiniz.

21. HEDEFLERLE ÇALIŞIN
Hedefler ile ilgili en önemli ipucu bu. Hedeflerle çalış..!

Hedefler, hayatınızın tüm alanlarındaki gelişiminiz için önemlidir, eğer hedefsiz çalışırsanız, gelişiminizde güçlükler ile karşılaşırsınız.

İstediğinizi elde etmek için, işinizi şansa bırakmanız hiç de iyi bir yol değildir.

Earl Wilson’un güzel bir sözü var. Diyor ki : “Başarı mı? Başarı tamamen şansa bağlıdır. İnanmazsanız başarısız insanlara sorun..!”

Hedeflerle çalışın, onlar size başarıyı ve yanında meyvesi olan mutluluğu getireceklerdir.

22. BEYİN FIRTINASI YAPIN
Temiz bir kağıt ve kalem alın. Uygun bir ortama geçin. Kimsenin sizi rahatsız etmeyeceği, telefondan uzak.

Sonra, düşünün, düşünün ve tekrar düşünün. Aklınıza gelen her düşünceyi yazın. Parasal hedefler, kişisel hedefler, İlişkisel hedefler, sağlığınız ile ilgili olanlar vs. Tüm fikirleri yazın.

Bitirdiğinizde, üzerinde çalışmak için gereğin fazla hedefiniz olacak. Bunlar arasından sizin için önemli olanları seçin.

23. HEDEFİNİZİ KÂĞIDA YAZIN
Üzerinde çalışacağınız hedefi seçmeden önce, onu bir kâğıda yazın, hedefinizin somutlaşmasını sağlayın. Böylece, sizin için gerekli olup olmadığına daha kolay karar verebilirsiniz.

24. HEDEFİ SEÇME NEDENLERİNİZİ YAZIN
Neden bu hedefi seçtiniz? Hedeflerinizin her biri için, ”Bunun bana ne yararı var” sorusunu sorun. Hedefi seçme nedenlerinizi kolaylıkla açıklayabiliyor olmalısınız. Eğer açıklayamıyorsanız, bu hedefi listeden silin ve diğerine geçin.

25. HEDEFİNİZİN SPESİFİK OLMASINI SAĞLAYIN
Hedefinizin etkili olabilmesi için, onu spesifik olarak ele alın.

“Çocuklarınız ile ilişkilerinizi geliştirmek” çok önemli ve yapmaya değer olabilir, ancak hedefiniz adına çok geniş bir tanımlama olacaktır. Bunun yerine, daha spesifik bir hedef belirleyin. Mesela, Pazar günleri beraber pikniğe çıkmak, akşam yemeklerinizi saat 19.00-20.00 arasında birlikte yemek, ya da gece yatmadan önce onlarla 1 saat sohbet ederek bilgi ve deneyimlerinizi aktarmak gibi.

Bu sizi hedefinize daha kolay ulaştırabilir.

26. TERMİNLER KULLANIN
Hedeflerinizin gerçekleşmesini engelleyecek en ölümcül şey, ertelemektir. Bu problemin üstesinden gelmenin en iyi yolu termin kullanmaktır.

Hedeflerinizde yaptığınız gibi, terminlerinizi de spesifikleştirin. Elimdeki projeyi 5 Ocak 2006’e kadar bitireceğim gibi...

27. BAŞLAMA TARİHİ KULLANIN
Termin önemli, ancak onun kadar önemli olan başka bir konu daha var ki, bu da başlama zamanının net olmasıdır. Hedefiniz için yola çıkarken, başlama tarihini ertelemeye yönelik pek çok nedeniniz olacaktır.

Bunun üstesinden gelmek için, başlama tarihi belirleyin ve o tarihe sadık kalın.

28. BÜYÜK HEDEFLER SEÇİN
Hedeflerinizin etkili olabilmesi için, ulaşılabilir-zor olmalıdır. Eğer hedefiniz başarılması kolay ise, motivasyonunuz düşer.

Hedefleriniz ulaşılabilir olmalı, ancak aynı zamanda sizin mevcut yetenek ve becerilerinizi geliştirmenizi gerektirecek kadar da zor olmalıdır.

29. ULAŞILABİLİR HEDEFLER BELİRLEYİN
Ulaşamayacağınız hedefler belirlemek, sununda, sizde hayal kırıklığı, kızgınlık ve özgüven sarsılması yaratır. Hedefleriniz ulaşılabilir-zor ve mantıklı olmalıdır.

30. DETAYLI AKSİYON PLANI HAZIRLAYIN
Hedeflerinizin her bölümü için, adım adım detaylı aksiyon planı hazırlayın. Pek çok hedef, ne zaman ne yapılacağı planlanmadığı için başarısızlığa uğrar. Yapacağınızı planlayın ve planladığınızı yapın.

31. ABARTMAYIN ( GEREĞİNDEN FAZLA HEDEF İLE ÇALIŞMAYIN)
Aynı anda çok fazla hedef üzerinde çalışmayın. Başlamak için bir ila üç arası hedef uygun olacaktır.

32. İLERLEMENİZİ ÖLÇÜN
Çalışmalarınızdaki ilerlemenizi ölçün. 300 sayfalık bir roman yazmak istiyor olabilirsiniz. 300 sayfayı birden hedeflemeyin. 25 ila 50 sayfalık artışlar şeklinde düşünün ve tamamladığınız sayfaların günlük çetelesini tutun. İlerlemenizi ölçmek, hedefiniz gerçekleşinceye kadar motivasyonunuz en üst seviyede tutacaktır.

33. İSTEK LİSTESİ HAZIRLAYIN
Kendinizi yapmak zorunda hissettiğiniz ya da yapmayı gönülden istediğiniz 10 şeyin listesini yapın. Bir iş kurmak, maratonda koşmak, Avrupa’yı ziyaret etmek, Japonca öğrenmek vs.

Bu listeyi ofisinizde ve/veya evinizdeki panoya yapıştın.

34. HATIRLATICILAR KULLANIN
Post-it’ler günlük görevlerinizi ve hedeflerini hatırlamanız için mükemmel araçlardır. Tabii, abartmamak kaydıyla.

Birbiri üstüne geçmiş, ne olduğu okunmayan onlarca not, size hiçbir yarar sağlamayacaktır.

35. KENDİNİZİ ÖDÜLLENDİRİN
Kendiniz için ödüller belirleyin. Hedefinize ulaştığınızda ya da küçük de olsa bir adım attığınızda kendinizi ödüllendirin ve bunu kutlayın. Çok çalıştınız ve bunu hak ettiniz. Ailenizle dışarıda yemek yiyin, kısa bir seyahate çıkın ya da sizi mutlu edecek başka şeyler yapın.

- - -

Davranış her şeydir. Aşağıdaki ipuçları, kazanan davranışlara sahip olmanıza yardımcı olacaktır.

36. DOĞRU KELİMELERİ KULLANIN
Günlük konuşmalarınızda, ‘Bunu başarabilirim’ ya da ‘Bir çözüm buluruz’ gibi olumlu cümleler kullanmaya dikkat edin.

Kurduğunuz, cümlelerin sizin psikolojiniz ve davranışlarınız üzerinde son derece önemli etkileri olduğunu unutmayın.

37. İYİMSER OLMAK İÇİN ÇABA HARCAYIN
İnsanların ne kadar başarılı oldukları, iyimser ya da kötümser olmalarına göre değişir. Pozitif davranışlara sahip olmak, üzerinde uğraşmanız gereken bir şeydir. Önemli olan, ne olduğunuz ya da olmadığınız değil, ne olabileceğinizdir.

38. ARKADAŞLARINIZI SEÇİN
Arkadaşlarınızın negatif davranışları mı var? Bu sizi etkiliyor mu?

Birlikte zaman geçirdiğimiz insanlar, çoğu zaman bizim tutumumuzu etkileyebilir. Eğer ofisinizdeki ya da evinizdeki bireyler sizi negatif yönde etkiliyorsa, bu durumu değiştirecek gerekli adımları atın.

39. DEĞİŞİME İHTİYACINIZ OLDUĞUNU NASIL ANLAYACAKSINIZ?
Mutsuz olduğunuzu anladığınızda, bunu kendinize itiraf edin ve kendinizi korumaya alın. Bu yapılması çok zor olan bir şey, özellikle bir şeyleri kendinize itiraf edecek durumda değilseniz. Yapılması zor, ancak değerli. Karamsarlığa düşmeye başladığınızda, farkına varın ve bu durumu değiştirin.

40. DİĞERLERİNİN NE DEDİĞİNİ DİNLEYİN
Kendimize pozitif bir insan olduğumuzu söylemekten hoşlanıyor olabiliriz, fakat bu her zaman doğru değildir. Arkadaşlarınızın ve ailenizin sizin davranışlarınız ile ilgili söylediklerine kulak verin, duymak istemeyeceğiniz şeyler söyleyebilirler. Fakat unutmamak gerekir ki; hayattaki en iyi değişimler, yapıcı eleştirilerden gelir.

41. SİZİ NELERİN HUZURSUZ ETTİĞİNİ ÖĞRENİN
Sizi nelerin huzursuz ettiğini bildiğinizde, içinde bulunduğunuz olumsuz durumdan uzaklaşabilir ve bunun sonucu ortaya çıkan gerilim ve hayal kırıklıklarından korunabilirsiniz.

Eğer kaçamayacağınız bir durum söz konusu ise, onu daha iyi bir hale getirmek için neler yapabileceğinizi düşünün.

42. SİZİ NELER MUTLU EDER?
Bu sizin psikolojiniz ve tutumunuz için hayati önem taşır. Sizin ‘mutluluk’ tuşunuz tutum ve davranışlarınızı tekrar ve tekrar geliştirmek için gereklidir. Mesela ben, kötü bir ruh hali içerisindeysem, sabah kahvaltı yapıp yapmadığımı kontrol ederim. Eğer yemediysem, sistemime besin aldıktan sonra 180 derecelik bir dönüş yaşarım. Ruh halim düzeliverir.

43. ARA VERMESİNİ BİLİN
Şimdi dışarıya çıkın ve açık havada kısa bir yürüyüş yapın.

Sıkıntı duyduğunuz durumlarda, ara vermesini bilin. Bu sizin olaylara farklı bir perspektiften bakmanızı sağlayacaktır. Mesela, eşinizle problem mi yaşadınız ya da amiriniz sizi demoralize edecek şeyler mi söyledi, ani tepkilerden kaçının, bir ara verin, etraflıca düşünün ve öyle harekete geçin.

Bununla birlikte, sürekli çalışmayın, ara vermesini bilin. Baltanızı bilemeden yeni odunlar kesmeye kalkmayın. Aşağıdaki *hikâye size yardımcı olacaktır.

*BALTAYI BİLEMEK

"Çalışacağım ve kendimi hazırlayacağım. Ve bir gün şans kapımı çalacak."
Abraham LINCOLN

Bir ormanda iki kişi ağaç kesiyormuş. Birinci adam sabahları erkenden kalkıyor, ağaç kesmeye başlıyormuş, bir ağaç devrilirken hemen diğerine geçiyormuş. Gün boyu ne dinleniyor ne öğle yemeği için kendine vakit ayırıyormuş. Akşamları da arkadaşından bir kaç saat sonra ağaç kesmeyi bırakıyormuş. İkinci adam ise arada bir dinleniyor ve hava kararmaya başladığında eve dönüyormuş. Bir hafta boyunca bu tempoda çalıştıktan sonra ne kadar ağaç kestiklerini saymaya başlamışlar. Sonuç: İkinci adam çok daha fazla ağaç kesmiş. Birinci adam öfkelenmiş:

• "Bu nasıl olabilir? Ben daha çok çalıştım. Senden daha erken işe başladım, senden daha geç bitirdim. Ama sen daha fazla ağaç kestin. Bu işin sırrı ne?" İkinci adam yüzünde tebessümle yanıt vermiş:
• "Ortada bir sır yok. Sen durmaksızın çalışırken ben arada bir dinlenip baltamı biliyordum. Keskin baltayla, daha az çabayla daha çok ağaç kesilir."

Kendimizi geliştirmek, baltamızı bilemektir. Kendimize zaman ayırıp, yaşamımızı objektif bir bakışla gözden geçirmektir. Zayıf bulduğumuz alanlarımızı geliştirmek için çaba göstermektir. Bu zihnimizin, ruhumuzun karakterimizin güçlenmesi için olmazsa olmaz bir koşuldur.

Delfi'deki ünlü tapınakta Sokrates'in şu sözü yer alır: "İnsan Kendini Tanı" Kendini tanımak, şu anda olduğumuz noktayla olmak istediğimiz nokta arasındaki yoldur. Kendini tanımak, kendimizi nasıl gördüğümüz ile başkalarının bizi nasıl gördüğü arasında açı olmaması anlamına gelir. Bireysel ve iş yaşamımızda başarılı, mutlu ve doyumlu olmak istiyorsak, baltamızı bilemek için kendimize zaman ayırmalıyız...

44. HAREKETE GEÇMEDEN ÖNCE İKİ KERE DÜŞÜNÜN
Harekete geçmeden önce, nedeniyle birlikte hareketiniz hakkında düşünün. Eğer bir çalışanınız, sizi de etkileyebilecek bir yanlış yaptıysa, hemen bağırıp çağırmayın. En iyi karşılık (yanıt) üzerinde düşünün. Bunu iki kere yaptıktan sonra harekete geçin.

İki kez dinleyip, bir kez konuşmamız için, iki kulağımız ve bir ağzımız olduğunu unutmayın.

45. TEPKİ&YANIT (REACT VS. RESPOND)
Bu iki kelime, mutlu, istekli, pozitif insan ile üzgün, bitkin ve negatif insan arasındaki farktır.
Hayatınızda sizi direk ya da dolaylı olarak etkileyecek şeyler olduğunda, buna yanıt verin. Yani, üzerinde düşünün, çözüme odaklanın.

Eğer tepki verirseniz, nedenleri atlamış ve o andaki duruma odaklanmış olursunuz. Sonuçta, daha fazla sıkıntı ve hayal kırıklığı dışında elinize bir şey geçmez.

Tepki değil, yanıt verin.

46. SAHİP OLDUĞUNUZ ŞEYLERİN DEĞERİNİ BİLİN
Etrafınıza bakın ve sahip olduğunuz şeylerin değerlerinin farkına varın. Arkadaşlarınız, aileniz, kariyeriniz, eviniz ya da başka herhangi bir şey. Bu bile başlı başına bir mutluluk kaynağıdır. Kötü şeylerin hayatımıza nasıl girdiğinin önemi yok, biz sahip şeyler için şükretmeliyiz.

Farklı bir bakış açısıyla bakın ve hayatınızdaki güzel şeylerin tadını çıkarın.

47. HER ZAMAN MUTLU OLMAK ZORUNDA DEĞİLSİNİZ
Bazen, kendinizi kötü hissetmenizin hiçbir kötü yanı yok. Her zaman, dışadönük, heyecanlı, enerji dolu olmak zorunda değilsiniz.

Bir şeylerin yolunda gitmediği, kendinizi iyi hissetmediğiniz günler olacaktır. Dert etmeyin, problemler geçer.

48. MANTIĞINIZLA HAREKET EDİN
Sorunlara mantığınızla yaklaşın. Duygularınızla hareket ederseniz, sonuçlarına katlanmak zorunda kalırsınız.

49. DEDİKODUCULARDAN UZAK DURUN
Etrafınızdaki negatif konuşmalara katılmayın. Eğer, konuşmanın bu yönde ilerlediğini görürseniz, özür dileyerek kibarca oradan uzaklaşın.

50. GÜNE İYİ BAŞLAYIN
Güne gülümseyerek başlayın. Bugün, başarılacak ve hoşlanılacak pek çok şeye sahip olacaksınız. Hayat kısa..! Ancak, bugün geriye kalan hayatınızın ilk günü. Bunu asla unutmayın.


==================================================


MOTİVASYON MASALLARI

Pek çok insanın kafasında bir hedef vardır, fakat ona ulaşmak için adım bile atmazlar. Neden? Zihinlerindeki yanlış inançlar, masallar yüzünden. Aşağıdaki bölümde, başlıca yanlış inançlar ve neden onlardan sakınmanız gerektiğini bulacaksınız.

Beceremem, onu yapamam

Evet, yapabilirsin! Diğerleri ne yapabiliyorsa, sen de yapabilirsin. Aynı büyüklükte beyin, aynı iki kol ve bacak, her gün aynı zaman diliminde yaşayan kadın ya da erkek tarafından yapılmış olan tüm olağanüstü şeyleri, sen de yapabilirsin.

Yarın başlarım

Belki, yapamazsın. Bugün yapabileceğin şeyleri asla erteleme. Yarın garanti değil ve geleceğin ne getireceğini kimse bilmiyor. Yalnızca şu andan eminsin. Buradasın ve hedeflerine ulaşabilirisin.

Bu benim için doğru olmayabilir

Uğraştığınız şeyin sizin için en iyisi olduğundan hiçbir zaman %100 emin olamazsınız. Çünkü sürekli yenilenir ve değişir. Hedefe yürürken pek çok kere yol değiştirirsiniz. Mükemmel fırsatlar kapınızı çalana kadar beklemeyin. Harekete geçin.

Çeviri ve adaptasyon Ergün GÜLER tarafından yapılmıştır.

Kaynak : Büyük oranda http://www.motivation123.com/free-kit.html adresinden yararlanılmıştır.

    (freeright)  serbest hak, motivasyon.org    (Ergün Güler, 2002-2008)

Başa dön